29 Eylül 2018 Cumartesi

Ucuz dolar tuzağına düştük, bedelini ödüyoruz !

Ekonomiyi hobi olarak takip edenlerdenim. Geçtiğimiz günlerde yaşanan ekonomik türbülansın nedenini merak ettim, araştırdım ama tatmin edici bilgi bulamadım. Kendimce  vardığım sonuç ise gayet mantıklı geldi.

   Bugün yaşadığımız türbülansın kökleri 2008'e dayanıyor. Bilindiği gibi ABD'de ekonomik kriz çıkmış ve ABD bu krizden çıkmak için parasal genişleme yolunu seçmişti. Bunun adına QE dediler ve Fed yoluyla ABD piyasalarına yüksek miktarda dolar bastılar. Haliyle doların değeri ABD'de düştü.

   Bunun üzerine dolar sahibi olarlar, paralarını Türkiye gibi doların daha değerli olduğu gelişmekte olan ekonomilere götürdüler. Türkiye'de fazla miktarda dolar olunca doların değeri düştü ve o yıllarda 1 dolar 1,40 kuruş gibi bir değere eşitti. İşte asıl mesele burada başladı.

   Döviz kurunun yüksek olması ne kadar kötü ise düşük olması da o kadar kötüdür. Türkiye'de 2008 ve sonrası yıllarda dolar kuru düşük olunca ithal mallar ucuzladı ve ithalatın önü açıldı. Türkiye'de üretim yapan firmalar bile girdi maliyetlerini düşük tutmak için nerede ucuz ham madde varsa oraya yöneldi. Gübreden, su şişesine neredeyse ithal girdisi olmayan ürün kalmadı. O günlerde kur düşük olduğu için bu ithal girdiler fazla sıkıntı yaşatmadı ama kur yıldan yıla yükselmeye başlayınca etkisi büyük oldu. Bugün her ürünün birden zamlanmasının sebebi de budur. Burası ilk hata idi. İkincisi de var.

   2008'de dolar bol olduğu için dolar bulmak da  bulduğunuz doları ucuza almak da kolaydı. Özel sektörümüz o yıllarda herhangi bir sebeple dolarla borçlandı. Normalde borcu uzun vadeli almanın iyi olduğu söylenir ama dövizle uzun vadeli borçlanmak aslında hiçte iyi değilmiş. Çünkü uzun vadede dolar kurunun ne olacağını kestirmek hiç kolay olmuyordu. İkinci hataya da burada düşüldü. Şirketler uzun vadeli yüksek tutarda borçlandı. Bugün dolar geldi 6 tl'ye, dafa fazla tl ile borç ödemek durumuna düşüldü.

   Üçüncü sebep ise daralan dolar arzı. ABD ekonomisini toparladıktan sonra piyasaya saçtığı dolarları faiz yoluyla tekrar toplamaya başladı. Elinde doları olanlar paralarını diğer ülkelerden çektiği gibi ABD'ye götürdü. Piyasadan dolar çekilince klasik arz talep yasası devreye girdi.

   Sonuç olarak bugünkü sıkıntıların ana sebebi ucuz dolar tuzağına düşmektir. Burada hükümetin hatası ise bu tuzağı görememesidir. Piyasa oyuncularının istediği kadar borçlanıp istediği kadar ürün ithal etmesine izin vermeme gibi bir tasarrufu olmadıysa bile en azından buna bir kısıtlama getirebilirdi.

   Dış kaynaklı ekonomik saldırılar yok mu? Elbette var.
Etyen Mahçupyan’ın, 29 Temmuz 2016 tarihli yazısında ABD'nin derdi Erdoğan'dan kurtulmak olsaydı şunları yapardı diyor ve iki madde sıralıyor. İkinci cümlesi aynen şöyle:
“sıkışmış ekonominin dış finans kaynaklarını kesecek birkaç adımın aynı anda atılması...”
Bugün ABD'nin yaptığı da tam da bu. Finans kuruluşlarının ABD'ye rağmen iş yapabilmesi kolay değil. Yani ABD finans kuruluşlarına Türkiye'ye kredi vermeyin dese kimse vermez, vermeye cesaret edemez. Muhalif ekonomist Atilla Yeşilada; "ABD gibi sizin bütün finansman kaynaklarınızı “höt” deyip kesebilecek bir devle ot-bok-papaz-keşiş uğruna kavga çıkartmayacak..." diyerek ABD'nin istediği anda Türkiye'nin finans kaynağını "höt" diyince kesebileceğini söylüyor.

   ABD siyasi olarak kendi rotasına sokamadığı Türkiye'yi ekonomi üzerinden baskı kurarak istediği kıvama getirmeye çalışıyor. (ABD, 1974 Kıbrıs Harekatına siyasi yönden engel olamayınca ekonomi üzerinden baskı kurdu ancak bunu ayan beyan yaptığı için başarılı olamadı.) Zaten Atilla Yeşilada'da bunu bildiği ve muhalif kimliğini korumak istediğinden açıkça söyleyemediği için "Ankara'ya kurtuluş reçetesi" diye sıraladığı maddeler arasına "ABD ile kavge etmeyin, S-400 almaktan vazgeçin, İran ambargosunu harfiyen uygulayın" diyor. 

   Bugünkü durumumuz Sözcü yazarı Ege Cansen'in de dediği gibi ekonomik kriz değildir. Şahsi düşünceme göre de değildir. Ancak gerekli önlemler zamanında alınmaz ise kriz hiç de uzak değildir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder